
daha önce hiç güzellik reçetesi yazmamıştım.
haliyle tabii ....
reçete de yazmamıştım.
ehliyet ister, sorumluluk gerektirir,
"yazdım valla"yla olmaz,
hipokrat yemini elzemdir.
ama arkadaşıma yazdığım bir iki cümle
nedense, reçete hükmüne geçmiş....
evet, haddim değil ama
sarfettik gitti.
söz, yaydan fırlayan ok gibidir
yapcak bişey yok.
atmıyorum.
arkadaşım doktordur.
boşa doluya, kuru sıkı sallamaz O söyledi.
ya da ben yakıştırdım "reçete" adını,
hatırlamıyorum.
yalnız O'nun üstünde denendi.
yan etkisi yok,
doz aşımı zararsız.
şöyle ki;
"tuğlaları üst üste koymak
tekrar değil tesistir" hükmünce
saymadan gönlünüzce uygulayabiliyorsunuz :)
bundan 5 yıl önce filan olsaydı,
söylediklerim havada kalırdı fakat,
japon bilim adamları
-ne kadar uğraştılar bilmiyorum-
güzel sözün, güzelleştirdiğini buldular.
çok zaman geçmedi üstünden öyle,
bilen bilir;
güzel sözlerle güzelleşen sular
mataramataşimasuko laboratuarlarından,
cümle aleme poz verdiler.
inanmayanlar,
-ki onlar genelde metaryalist olurlar-
gitsinler japonlardan sorsunlar.
çünkü benim delillerim mücerret, soyut.
yok yani onlara göre.
ne diyordum?
ha,
anneannem çocukken bana okunmuş sular içirirdi.
japonlar bulmadan çok önce yani.
yok ananem çekik gözlü değildi.
mevlit şekerleri yedim ben.
kesmeşeker....
he evet çayşekeri.
işte,
o sular şekerler
sıradan değildi diyorum;
güzelleşmişlerdi.
neden?
güzelliğin kaynağından gelen,
güzel sözler dinlemişlerdi.
reçetede ne mi yazıyor?
dedim ya
sözler...
güzel sözler.
K®HAN
16 yorum:
hah haaa bak yine yakaladım hemen:)
o güzel sözleri hep duyuyoruz da, canımız yanmadıkça üstünde düşünmüyoruz gibi geliyor bana.
haaaa bak sana havadis de vereyim: saatlerimi sattıklarım var ya hani? bir orta yol bulmaya çalışıyoruz. buna karar verdik yani. umutluyum ben. onlar da dikkatli. insan olduğumuzu hatırlar gibiler sanki. dur bakalım, hayırlısı:)
her öğretmen bir güzel söz ustasıdır.
öğretmek... hikmetli sözler sarfetmek...
ne güzel meslek.
trafik vaktinde yakalayım dedim.
dur bakalım,
ya yazamıycak
ya da kaza filan yapcak.
haltetmişim.
bir dahi tekerrür ederse tenekeden kupa yaptırcam sana.
ya da semaver filan alırım.
kupaya benzer bişey nasıl olsa.
semaver kufasında son dakika :)
kaza filan ha?! ne kadar da hırslıymışsın azizim:)
hadi bakalım, er meydanına çıktık bir kere, kaçmak olmaz.
kupa istemem, semaver iyidir:)
yok muhterem ne hırsı,
kaza dediysek, ihtimal diye bahsettik.
yoksa ne dilek ne de istek
Allah korusun.
semaveri alıcam diye direksiyon başında filan yazarsın.
değmez,
altı üstü teneke semaver bu :)
arabam yok. dolayısıyla telaşa gerek de yok:)
tekerrür ettirip teneke meneke semaverimi alacağımdır :)
yok.. Guzellestiren guzel soz degil.. Guzel soz, "gonul yapiyor" Yunus Emre'nin dedigi gibi.. (Soz ola diye baslayan siiri hatirlatirim).. Yani bazen kiriyor dokuyor, bazen yaralari sariyor, bazen soruyor, bazen de cevap oluyor..
sivri dilli yazarimizdan guzel soz tavsiyesi aldik. zaten o genelde kendi yapmadiklarini tavsiye eder. dikkate alir miyiz, zaman gosterecek:)))
JoA,
şaka maka bir semaver turnuvası mı başlattık yoksa?
tüh keşke ödül için semaver değil de araba deseydik.
oda teneke nasıl olsa :)
Mehtap,
ya işte bak,
bilim adamı (kadını) ya hemen itiraz geldi.
ya hu, bu japonyada güzel söz söyleyip güzelleşen su kristalleriyle fotoğraf çektirenler,
başka bilimin adamları mı
onlara neden inanmıyorsun
kısa boylular
sana çekik bakıyorlar diye mi :)
ah bimez miyim o şiirii...
dur onu da yazayım.
Last Station,
beni ben diye
japonu japon diye
dikkate alma bakalım.
nereye kadar.
dikkate almamanın cezası kendi cinsindendir. :)
ama ben size dikkat ettim de
ilgili ve dikkatlisiniz.
fakat inat var itiraf edemiyorsunuz.
zaman bunu da göstettiriverecektir
inşallah :)
ilgili ve dikkatli oldugumu neden inkar edeyim? olmasam bu yorumlari yapamazdim:))
bu dediklerinizi uyguladiginizi gorursem her yazdiginizi dikkate alirim efendim, hic dert etmeyiniz:)))
sizin üzerinizde uygulamamış olmam,
güzel sözler kullanmadığıma
deliliniz midir?
fırsat verirseniz
ve yeri geldiğinde olur belki?
çok fazla kullanıldığında tesiri kaçmaz mı sizce de?
işte bahse konu "reçete"
bakınız durduk yere değildir :)
korhan beycigim, sizi takip edip kime ne yazdiginiza bakmadigim icin bana gosterdiginiz yuzunuzle degerlendirebiliyorum ancak. sizden iltifat gormek ve guzel bir soz duymak gibi de bir derdim yok. ben sizi oldugunuz gibi kabul ediyorum, tedirgin olmayiniz:)))
beni kabul ettiğiniz için,
size ne kadar teşekkür etsem bilmiyorum.
huzurunuzdan ayrılmadan önce bir söz daha iliştirmekten kendimi alamiyciim :)
mudarasızlık güzeldir ama
komşu komşunun külüne bile muhtaçtır.
derler evet.
evet?
tanri kimseyi kimseye muhtac etmesin efendim. ne sizi bana, ne beni size:))))
amiiin :))
Yorum Gönder